İşte yine yollardayız. Henüz oturma iznimiz çıkmadığı için Belçika sınırları dahilinde geziyoruz. Bu gezide kızlar yok çalışıyorlar.Biz üç silahşörler düştük yollara. Atladık trene yaklaşık 2 saat sonra Brudgedeyiz. İner inmez ilk işimiz INFO'dan bir adet harita almak olur. Artık nasıl turist olunur öğrenmeye başladık. Elimizde harita o sokak senin bu sokak benim geziyoruz. İlk iş meydanı bulduk haritaya göre en önemli tarihi binalar bu meydanda. Evet öylede oldu, ilk gördüğümüz tarihi binaya dalıverdik. Kendimizi büyük bi kuleyi tırmanırken bulduk, o kadar yüksekti ki çık çık bitmedi. Sonunda nasıl bişiyle karşılaşacağımızı gerçekten çok merak ediyorduk. Meğersem bir saat kulesi içerisindeymişiz.Bunu son kata ulaştığımızda farkettik.Büyük büyük dişliler ve çanlar. Her saat başı büyük bi ihtişamla çalıyor.Bunada şahit olduk. Bir yığın merdiven inerekten binayı terkettik. Bir sonraki hedefimiz botla şehir turu atmaktı. Çünkü Brudge Belçikanın Venedik'i olarak biliniyor, harika tarihi dokusu ve şehri kanaldan gezmenizi sağlayan doğal bi güzelliği var.Bota ilk bindiğimizde her an düşecekmişiz korkusuyla acaip bi heyecan yaşadıktan bi süre sonra olaya alışıyorum. Tabi böle bi korku oluşmasında kiloca yaklaşık benim 3 katım 3teyzeninde payı çok büyük.Hayır bişi diil ağırlıkları az gibi yemek yemeğe gezi boyuncada devam ettiler. :D Gayet enteresandı.
Botla yaptığımız şehir turu az gelmiş olacak ki birde otobüsle göremediğimiz diğer yerleri görmek için "City Tour" otobüsleriyle gezdik. Tabi şehri gezmek için alternatif çok olunca insan şaşırıyor. Bir şansımız daha vardı oda faytonla şehir turu atmak bu kadar gezinti yeterliydi zaten havada yavaştan kararmaya başlamıştı.Bu güzel şehirden istemeyerekte olsa ayrıldık.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder